[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]Eğer benimle birlikte orada değilseniz, size haberlerim var!!
Bel Ami'nin deneme çekimleri için Soho'nun karanlık sokaklarındaki afilli (evet bu sözcüğü kullanıyorum, bir sorun mu var?) bir otele gittim.
Film Fransız yazar Guy de Maupassant’ın romanında uyarlanmış. Hikaye Georges Duroy’ın (Robert Pattinson…evet bu o seksi vampir!) 19. yüzyılda Paris'teki sınıf yükselişini anlatıyor. Algeria George'da askerlik görevini yerine getirip evine yoksul bir şekilde dönüyor. Anlamsız bir şekilde şehirin parlak spot ışıklarının olduğa bölüme özellikle de iş kadınlarına karşı koyamıyor ve kazandığı çok az parayı da orada harcıyor. Ve şansına asker arkadaşı Charles Forestier (Philip Glenister, evet, Life on Mars & Ashes to Ashes'de oynamıştı) ile karşılaşıyor. Vie Francaise gazetesinde Charles -gazetenin baş editörü ve Madeline'nin (Uma Thurman) kocası- sayesinde başladığı iş çok sağlam, yetenek gerektiren ve güçlü bir iş. George, evli bir kadın olan Clotilde de Marelle (Christina Ricci) ile tanışıyor ve aşk yaşamaya başlıyorlar. Kendini yavaş yavaş zengin ve güçlü insanların yaşamlarının içinde buluyor. George gittikçe ahlaksızlaşmaya başlıyor ve nüfuzlu bir kadını gücünü ve servetini artırmak için baştan çıkarıyor.
Tamam, peki benim düşüncem ne?
George Duroy da ilk başta kadını istiyordu ama sona doğru, rol yapıyormuş gibi yüzeyselleşti davranışları. Bunu tabii ki de yazar Guy de Maupassant biliyordu ama yönetmenler Declan Donnellan & Nick Ormerod bu konuda yanıldı. Tahmin edeceğiniz gibi Kristin Scott Thomas'ın da dahil olduğu üçlü, aşkı filme çok iyi yansıttılar. Colm Meaney, Charles Forestier kadar yerinde bir şekilde kibirli,ilgisiz ve mağrur. Bu, Rousset ve Philip Glenister'in unutulmaz performansı kadar güzeldi.
Fransa'nın yapmak üzere olduğu Morocca istilası filmin alt konusu ve sadece birkaç sahnede bahsedildi. Bu hikayeyi ve karakterleri tamamlıyor. Bel Ami'nin dengesini bozan tek problem olarak düşündüğüm şey, George ile empati kurmamıza fırsat bırakmadan anında Charles sayesinde şansın ona gülmesi oldu.
Film "Umutsuz Ev Kadınları"ndan oluşan bir sınıf gibi işliyor, yine de takip etmeye yönlendirecek kadar düşündürücü. Yani hiç bitmiyormuş gibi gelmiyor. Tabii gözünüz kamaşmamışsa. Mr. P... evet evet vampir ünvanından kolay kolay kurtulamayacak. Bu kadar ilginç bir rol seçimi yapması konusunda onu uyarmak isterdim, keşke yapımcılar kadro için daha iyi bir aktör seçselerdi, bu daha iyi bir yorum alırdı
Belki onların da gözü kamaşmıştı- şunu yapmayı kesin bayım!
Son olarak -unutmayın ki bu çok erken yapılmış bir deneme çekimiydi dolayısıyla filmde değişiklikler olabilir diye düşünüyorum.
Bel Ami'nin adı, sevgilisi Clotilde'in kızının "Canım arkadaşım"ı kendi diline "sevgili" kelimesine yakın bir şekilde çevirmiş hali. Çok aydınlandım.
Çevirmen: bender
Kaynak: Pattinsonlife
Kaynak:Twilight Türkiye