Jodelle Ferland 14 yaşında olabilir ama oyunculuk dünyasına yeni girmiş değil. Silent Hill, The Messengers ve Good Luck Chuck’ı içeren etkili bir özgeçmişle bu neslin en büyük yıldızlarından biri olma yolunda ilerliyor. Büyük heyecanla beklenen The Twilight Saga: Eclipse’in yapımına başlamak için stüdyoya hareket etmeden hemen önce Jodelle’i yakaladım. Bu röportajda, Jodelle Twilight’ın hayatı üzerindeki etkisini, güzellik diyetini ve Eclipse’teki rolü ve oyunundaki görünüşünü açıklıyor.
Twilight ailesine katıldığın haberleri çıktıktan hemen sonra hayranlarının çılgına dönmesini ve arkadaşlarından bazı aşırı tepkiler almanı anlıyorum. Senin içindeki heyecan hiçbir biçimde bitti mi?
Evet. Yani başlangıçta herkes çılgına dönüyordu ve herkes beni kutluyordu. Hepsi hala çok heyecanlı ve… hayır, daha bu kadar sakinleşmediler. *gülüyor* Bir Twitter hesabım var ve hiç durulmadı, hala aynı miktarda takipçi alıyorum. Her gün. İlk birkaç gün ÇOK FAZLA alıyordum ama şimdi her gün o kadar değil. Ama nerdeyse aynı hızla büyüyor. Arkadaşlarım birazcık sakinleştiler ama hala gerçekten ama gerçekten heyecanlılar.
Eminim sen de öylesindir.
Evet ben de. Yani, her gün sadece hoplayıp zıplardım. Biri bundan bahsettiği zaman “oley!” derdim. Ama heyecanım dindi.
Nerdeyse 1 ay oldu…role girişmek konusunda daha rahat hissediyor musun yoksa hala sabit bir gerilime ayarlamaya mı çalışıyorsun?
Fikre alıştım. Başlangıçta tamamiyle şoktaydım ve buna inanamıyordum. Ama onun hakkında düşündüğünüzde gerçekten sadece başka herhangi bir set gibi. Bu sadece tesadüfen çok ama çok ünlü bir film olmasıyla alakalı. Ama gerçekten başka hiçbir şeyden hiçbir farkı yok.
Yani buna başka herhangi bir role yaklaşacağın gibi yaklaşıyorsun?
Evet.
Eclipse’teki rolün için herhangi bir fiziksel değişiklik yapıyor musun?
Şey, aslında saçımı keseceklerini umuyordum. *gülüyor* Saçım çok uzun ve hoş. Ama fazla uzun ve her zaman beni deli ediyor. Saçımı keseceklerini düşünmüyorum, ama ah neyse. Zaten jimnastik yapıyorum. Bunu film için yapmak zorunda değilim ama nasıl olsa yapıyorum işte.
Cildini nasıl bu kadar temiz ve kusursuz tutuyorsun?
İlk olarak, sabahları ve akşamları yüzümü yıkıyorum. Bu çok işe yarıyor. Olay Hassas Ciltler İçin Klasik Nemlendirici Losyonla yüzümü nemlendiriyorum çünkü çok hassas bir cildim var ve ne kullandığıma gerçekten çok dikkat etmek zorundayım. Bazı nemlendiriciler çok ağır ve doğru olanı bulmak zor. Ayrıca yüzümü çok işe yarayan Oxy Temizleyici Pedlerle yıkıyorum.
Nerelisin?
Kısmen Avusturyalı, İngiliz ve Fransızım.
Favori güzellik ürünün var mı?
Doğal ürünleri kullanmayı seviyorum, bu yüzden favori şampuanım Desert Essence Organics’ten. Ahududulu ve gerçekten güzel kokuyor ve saçımı parlak yapıyor ve onu seviyorum.
Gelecekte kiminle çalışmak istersin?
Her zaman Johnny Depp’le bir film yapmak istedim. Onun oyunculuğunu gerçekten seviyorum ve onunla bir film yapmak harika olurdu. Daha önce Renee Zellwegger’la bir film yaptım ve o dünyadaki en iyi insan ve onunla tekrar çalışmayı çok isterim.
Oyunculuk yönünden seni en çok etkileyen veya sana en çok ilham veren kişi kimdi?
Bana gerçekten destek olan ve fazlasıyla yardım eden herkes sanırım. Tek bir kişi değil. Arkadaşlarım ve ailem.
Güzellik ikonun kim?
Hmm. Bunun hakkında düşünmedim bile. Queen Latifah. Bence o çok güzel. Çok güzel bir gülümseyişi var.
Onlarsız yaşayamayacağın 3 güzellik ürünü?
*gülüyor* Saçımda kullandıklarım olmadan yaşayabileceğimi düşünmüyorum. Markanın adı K-pak ve parlaklık için. Bazen saçım kıvırcık olabiliyor, bu yüzden onsuz yaşayabileceğimi düşünmüyorum. O olmasaydı saçım her zaman kıvırcık olurdu.
Ve iki numara. Dudak kremi. Kışın bazen dudaklarım kuruyabiliyor.
Kullandığım bir diğer şey de doğal bir mineral pudra. Çok makyaj yapmayı sevmiyorum. Gençken çok fazla makyaj yapan birçok insan makyaj yapmadan dışarı bile çıkamayacakları bir noktaya geliyor. Çok fazla yapmamaya çalışıyorum, bu yüzden yaptığım zamanki halime alışamıyorum. Bence bütün doğal mineral pudra markaları iyi ama şu anda kullandığım marka Physicians Formula.
Şimdiye kadar en ilginç rolün neydi? Neden?
Düşüneyim. Yaptığım son şeylerden biri “Everything’s Coming Up Rosie” adında bir kısa filmdi ve daha önce hiç oynamadığım bir rol oynadım, otistik bir kız. Yaptığım diğer her şeyden oldukça farklıydı.
Kaynak: Examiner twilight-türkiye
Çeviri: gzms