Olivia Wilde,House” un muhteşem esmeri ile Pazar günki Golden Globes ödüllerinde “The Twilight Saga” yıldızıyla ödül sunması hakkında konuşma fırsatı bulduk.
“Biz çok güldük.” Diyor Best Foreign Film ödülünü sunmadan önce Robert Pattinson’la geçirdiği dakikaları anlatırken. “O gerçekten en komik insanlardan biri.”
+++++
Robert Pattinson Pazar günü Golden Globes ödül törenine katıldığında yeni bir görünüşü vardı – kırmızımsı saçları.
Access Hollywood’dan Shaun Robinson Robert Access Golden Globes Red Carpet Platform’a ayak bastığı an fark etti ve “Saçının rengi değişmiş” dedi.
“Biliyorum.” Gülüyor. “Alışmaya çalışıyorum.”
Rob saçının renginde değişikliği gelecekteki projeleri için yapmak zorundaydı. –Sıradaki “The Twilight Saga” filmi “Breaking Dawn: Part 1” ve “Water For Elephants”.
“Twilight’da saçlarım Water For Elephants’da olduğundan daha farklı bir renkte olmak zorunda. Yani saçlarımı bu film için hızlı bir şekilde boyatmalıydım.” Diyor.
“Saçlarını kendin mi boyadın?” diye soruyor Shaun
“Krema gibiydi .. çok garip değil mi?” gülüyor.
“Breaking Dawn” 18 kasımda gösterime girecek, fakat Pazar günü Robert ve rol arkadaşı Kristen Stewart’ın yatakta Edward ve Bella olarak sarıldığı bir fotoğraf yayınlandı.
“Ooh” diyor Robert Shaun resmi çıkarınca.
“Fotoğrafı ilk defa bugün görüm.” “Çok güzel .. İlk yayınlanan fotoğrafın bunun olması çok komik.. Sanki her şeyi açığa vuruyor gibi.”
Hayranlar Breaking Dawn’ın ilk bölümünü beklerken, Rob onları “Water For Elephants” filmiyle memnun etmeye çalışıvak. Film ailesi öldükten sonra seyahat eden bir sirke katılan genç birinin hayatını anlatıyor. Ve Rob bu genç adamı canlandırıyor.
“Bu film için gerçekten çok heyecanlıyım.” Diyor . “Dün ve bugün bazı ek çekimler yaptık ve bence yani öyle hissediyorum gerçekten güzel olacak.”
Robert ayrıca yeni filminin 22 Nisan’da gösterime gireceğini ekliyor aynı zamanda Resse Witherspoon’un James Frain ve Hal Holbrook’un da filmde rol aldığını ve filmde nostaljik duyguların var olduğunu söylüyor.
“Büyük eski moda bir film gibi.” “Filmde 40’ların Holllywood’u gibi hissettim. Filmde özlediğim bir tür nostaljik faktör var”